bitki,ışık,fototropizm,fitokrom,ziraat,tarım,ziraatlobisi
Türev İçerik
3 dakika
Yazan: Uğur Çakaloğulları

Bitkiler ışığı nasıl görür?

Bitkilerde bulunan PCH1 ve PCHL proteinleri bitkilerin çevrelerine adapte olmasına yardımcı olurlar. Çevrelerinde meydana gelen hassas değişimlere tepki veren bitkiler, bu değişimlere adapte olma yeteneğine sahiptir. Fotoreseptör yani ışığı algılayan protein olan fitokrom B ışığı fark eder ve tohum çimlenmesi, fide gelişimi, boyuna büyüme ve çiçek oluşumu gibi ışığa bağlı süreçleri düzenler.

Bitkilerde bulunan PCH1 ve PCHL proteinleri bitkilerin çevrelerine adapte olmasına yardımcı olurlar. Çevrelerinde meydana gelen hassas değişimlere tepki veren bitkiler, bu değişimlere adapte olma yeteneğine sahiptir. Fotoreseptör yani ışığı algılayan protein olan fitokrom B ışığı fark eder ve tohum çimlenmesi, fide gelişimi, boyuna büyüme ve çiçek oluşumu gibi ışığa bağlı süreçleri düzenler.

Fitokrom B, çevreye göre farklılık gösteren ışığın spektrumunu ölçer. Bu protein bir çeşit aç kapa anahtarı gibi çalışır. Parlak kırmızı gün ışığı fitokrom B’yi aktif ederken, kanopi gölgesinde yeterince olan far-red (kırmızı ötesi) ışıkta ise de-aktif olur. Bununla birlikte fitokrom B, aktif durumdan de-aktif duruma ışıktan bağımsız bir şekilde de geçiş sağlayabilir. Bu duruma karanlık geri dönüş (dark reversion) denilmektedir ve aktif durumda iken mevcut protein miktarı etkilenir ve böylece bitkinin ışığı algılama kabiliyeti değişir.

Araştırıcıların bu iki proteini Arabidopsis thaliana bitkisinde keşfetmişlerdir. Özel spestroskopi yöntemini kullanarak, fitokrom B’nin karanlık geri dönüşünün PCH1 veya PCHL miktarlarının artışı ile neredeyse tamamen baskılandığını göstermişlerdir. Hâlbuki PCH1 ve PCHL’nin az olduğu durumlarda bu süreç hızlanmaktadır. Bitkiler aktif durumdan de-aktif durama geçişlerini düzenleyebilmesi ile farklık koşullarda fitokrom B’nin ışığa duyarlılığını adapte edebilirler.

KAYNAK

sciencedaily.com

Yorumlar