
Bitkiler ceset bulmamıza yardım edebilir mi?
Ceset kalıntıları arayan bazı ekiplerin yürüyerek ya da hava araçları ile gerçekleştirdiği aramaların büyük orman örtüleri ile gizlenmiş alanlarda gerçekleşmesi, yapılan işi zorlaştırmaktadır. “Trends in Plant Science” dergisinde yayınlanan bir makalede yazarlar, bitkinin kimyasındaki değişiklikler ile yakınındaki insan kalıntılarını tespit ederek, ceset bulma görevlerinde bitki örtüsünü avantajımıza kullanmayı önermişlerdir. İnsan vücudunun çürümesinin bitkiler üzerindeki etkisi henüz tam olarak araştırılmamış olsa da, araştırmacılar bitki örtüsünü analiz ederek cesedin tespiti için gereken adımları ana hatlarıyla belirlediler.
Ceset kalıntıları arayan bazı ekiplerin yürüyerek ya da hava araçları ile gerçekleştirdiği aramaların büyük orman örtüleri ile gizlenmiş alanlarda gerçekleşmesi, yapılan işi zorlaştırmaktadır. “Trends in Plant Science” dergisinde yayınlanan bir makalede yazarlar, bitkinin kimyasındaki değişiklikler ile yakınındaki insan kalıntılarını tespit ederek, ceset bulma görevlerinde bitki örtüsünü avantajımıza kullanmayı önermişlerdir. İnsan vücudunun çürümesinin bitkiler üzerindeki etkisi henüz tam olarak araştırılmamış olsa da, araştırmacılar bitki örtüsünü analiz ederek cesedin tespiti için gereken adımları ana hatlarıyla belirlediler.
Araştırıcılara göre kayıp birini bulmak için küçük ve açık arazilerde keşif devriyeleri yapmak etkili olabilir, ancak Amazon gibi dünyanın daha ormanlık ve tehlikeli bölgelerinde bu pek mümkün olmayacaktır.
Antropoloji Araştırma Tesisi olarak bilinen bir kurumda, bilim insanları farklı koşullar altında insan vücudunun çürümesi sürecini incelemektedir. Araştırmacılar burada çürüme esnasında ortaya çıkan kalıntıların, toprağın besin konsantrasyonlarını nasıl değiştirdiğini ve bu değişikliklerin yakın bitkilerde nasıl belirgin hale gelerek ortaya çıktığını gösterecektir.
Kalıntıların en belirgin sonucu özellikle de çürümenin çok hızlı gerçekleştiği yaz aylarında toprağa büyük miktarda azot salınması olacaktır. Ayrıca bitkilerin azot akışına ne kadar hızlı tepki verdiğine bağlı olarak yaprak renginde ve ışımasında (floresans, yansıma) değişiklikler meydana gelebilir.
Bununla birlikte bazı büyük memeliler insanların kaybolduğu yerlerde rastlantısal olarak ölebilir. Bu nedenle, araştırmanın aşması gereken engellerden biri, çürüyen insan ve hayvan bedenleri arasındaki farkı bulmaktır. İnsanlar genellikle kontrollü beslendikleri için bazı spesifik etkilere sahip olan ilaçlar veya gıda koruyucuları gibi spesifik metabolitler bitki bünyesinde bulunabilir. Diyelim ki kaybolan belirli bir kişi aşırı sigara içen biri olsaydı, yerini bulmayı kolaylaştıran bir tür benzersiz bitki tepkisini tetikleyebilecek kimyasal bir profile sahip olabilirdik.
Kadavra metabolitlerinin bitkiler üzerindeki etkileri daha iyi anlaşıldıktan sonra arama ekipleri, bitkileri taramak amacıyla insan cesetlerinin yakında olduğunu gösteren belirli floresans sinyallerini gösteren bazı teknolojileri geliştirebilirler. Bu teknolojinin bir kısmı zaten mevcut olsa da bilim insanlarının hala hangi bitki türlerini ve uygun sinyalleri arayacaklarını bilmeleri gerekiyor. Bu nedenle araştırıcılar bitki floresansını analiz edebilen bir cihaz geliştirdiler ve bu cihaz aracılığı ile her bir bitkinin yaprağını tek tek ölçerek insan kalıntılarını tespit etmeyi hedeflediler. Bu ölçüm sonunda elde edilen yansıma değerlerini kullanarak, insansız hava araçları ve diğer teknolojiler yardımıyla daha kısa sürede geniş alanlar analiz edilebilir.
Tüm bu fikirler heyecan verici olsa da bitkileri, arama kurtarma görevlerinde bir araç olarak kullanmaktan hâlâ birkaç yıl uzaktayız.
KAYNAK
Resim Kaynağı